Yüzerken vücudun her tarafının çalışması kol ve ayakların aynı anda koordineli bir şekilde vurulması nedeni ile gerçekleşmektedir. Suyun içinde beden ağırlığımızı taşımadığımız için hareket etmemiz daha kolay olmakta ve tüm kaslarımızı hareket ettirebilmekteyiz. Teknik olarak yüzmek ise yine tüm kasların hareket etmesini sağlarken aynı zamanda su içinde hızlı ilerlememizi de sağlamaktadır. Yüzücülerin kırmak için uğrunda yarıştıkları rekorlar teknik yüzme stilleri ile başarılmakta ve yüzücülerin kol ve ayak vuruşları ile sağlanmaktadır. Farklı stillerde yüzerken farklı teknikler uygulanmakta ve vücut ona göre pozisyon almaktadır. Kelebek stil yüzmede teknik ayak vuruşları düz ve yarım turlar şeklinde olurken kurbağa stilde ayaklar diz kapağından bükülerek ve yanlara açılarak daireler çizmektedir.

Teknik ayak vuruşlarında özellikle kelebek stilinde ayakların dümdüz durması ve hiçbir şekilde diz kapağından bükülmemesi gerekir. Bu şekilde ayakların yukarı ve aşağı hareketleri kişiyi hızlandırmakta ve ilerlemesine güç katmaktadır. Dizlerin kırılmadan yapılan hareketi su içinde güç oluşturarak kişiyi öne çekmekte ve teknik ayak vuruşu ile suda motor etkisi yapılarak ilerleme sağlanmaktadır. Teknik ayak vuruşlarında herkesin merak ettiği tek nokta; kasların durumu olmaktadır. Alıştırma yapmadan ya da ısınmadan teknikler uygulandığında bacak kısmında kramplara neden olabilmektedir. Bu nedene teknik uygulamalarının çok kolay olduğunu söyleyemeyiz. Özellikle uzun mesafe yüzmelerde teknik ayak vuruşları bacaklarda krampa neden olabilmektedir. Bunun için kasların önceden esnetilmesi ve yeteri miktarda ısınma antrenmanı yapılması gerekmektedir.